Tarihi
İpek Yolu üzerinde, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin kültürel miraslarından biri
Gaziantep. Geçmişten bugüne uzanan bir zaman yolculuğuna çıkmak misali bu kutsal şehri keşfetmek. Tarihi eserleri, antik kentleri, doğal güzellikleri ve ünü ülke sınırlarını aşmış mutfağıyla Gaziantep, görmeden ölmeyin diyebileceğimiz yerlerden. Her gezginin inanç durağı aynı zamanda. Böylesine dolu dolu bir şehri 2 günde bitirebilir miyiz ki derseniz, imkanı yok. Yine de bir yerlerden başlamalıyız diye düşünüyoruz. İşte hafta sonu tatil önerisi: Gaziantep.
Kendi Tatil Planını Kendin Yap
1) Cuma iş çıkışı atlayın bir Gaziantep uçağına. Gaziantep Havalimanı'na her gün tarifeli seferler düzenleniyor. Havalimanı, kent merkezine 20 km mesafede bulunuyor. Uçaktan indikten sonra kiralayacağınız bir araba ile şehrin önemli noktalarını gezebilirsiniz iki günde. Bir diğer alternatif olarak Türkiye'nin her yerinden düzenlenen otobüs seferleriyle de ulaşabilirsiniz Gaziantep'e. Tren ise bir diğer ulaşım seçeneğiniz. Haftanın üç günü Toros Expresi, Gaziantep –
İstanbul seferi yapıyor. Üstelik bu seçeneğin fazlasıyla eğlenceli olacağı kanaatindeyiz. Ama tabi, bunun için zaman sıkıntınızın olmaması da gerekiyor. İstanbul,
Ankara ve
İzmir'den gelecekler için uçak en mantıklısı olacak gibi.
2) Gaziantep'te pek çok konaklama alternatifi bulunuyor.
Gaziantep otelleri arasından bütçenize en uygun olanını tercih edebilirsiniz. Biz ise
Gaziantep Merkez'de konaklamanızı öneriyoruz.
Gaziantep Merkez otelleri içerisinde size en uygun olanında rezervasyon yaptırabilirsiniz. Elbette ki her şeyden önce Gaziantep otel fiyatlarına da bir göz atın deriz.
3) Akşam otelinize yerleştikten sonra biraz civarı turlayın. Tesis yetkilisinden çevre hakkında birkaç bilgi edinin.
4) Sabah erkenden kalkın ve otelinizde güzel bir kahvaltı yapın. Sonrasında ise şehri keşfetmeye başlayın.
5) İlk durağınız Gaziantep Merkez'in 10 km kuzeyindeki
Dülük Köyü'nde bulunan
Dülük Antik Kenti. Tarihteki ismi Doliche olan kent, Hititler'in baş tanrısı Teşup'un dini merkezi olarak tanınıyormuş. Dülük Antik Kenti'nde bulunan ve M.Ö. 6 bin yıllarında insanların yaşadığına dair kalıntıların bulunduğu
Şarklı Mağara'yı görün. Köyün çevresindeki kaya mezarlarını ve kaya kiliselerini gezin.
6) Gaziantep'in 25 km doğusunda,
Fırat Nehri ile Merzimen Çayı'nın birleştiği noktada sarp kayalıkların üzerinde yükselen
Rumkale ise ikinci durağınız olacak. Burası oldukça ihtişamlı bir kale şehir. İlginç kalıntılar bulunuyor burada.
7) Gaziantep'e Merkez'e dönüp, şöyle güzel bir öğle yemeği yemeden önce, açlık durumunuza göre
Fırat Vadisi'ni de görmenizi tavsiye ediyoruz. Samsat ile Rumkale arasında kalıyor. Dik yamaçlardaki mağaralar kesinlikle görülmeye değer.
8) Öğle yemeği için Gaziantep Merkez'e geri dönün.
İmam Çağdaş, Gaziantep'in nefis kebaplarını tadabileceğiniz en ünlü restoranlardan. Hatta pek çok kişi, bu şehre adım atar atmaz soluğu burada alıyor. Anlayacağınız, Gaziantep'e gelmişken burada yemek yemeden dönmek olmuyor. İçi Antep fıstıklı içli köfte benim özel önerim olarak aklınızın bir köşesinde bulunsun. Öğle yemeğinden sonra midenizde yer kaldığına ve zamanınızın yeterli olduğuna inanıyorsanız
Koçak Baklava'da, Gaziantep'in meşhur kuru baklavasını yemenizi de tavsiye ediyorum. Hatta sırf bu baklava için midenizde biraz yer açın lütfen.
9) Öğle yemeğinden sonraki durağınız ise
Zeugma Antik Kenti.
Nizip'in 10 km doğusundaki Belkıs Köyü'nde bulunan Zeugma Antik Kenti, şüphesiz ki, Gaziantep gezinizin en can alıcı noktalarından biri olacak. Maalesef GAP projesi kapsamında yapılan Birecik Baraj Gölü'nün suları altında kalacak burası. Fırsatını bulmuşken mutlaka görün derim.
10) Antik kenti gezdikten sonra otelinize dönün. Otelinizde güzel bir akşam yemeği yiyin ve dinlenmeye çekilin.
11) Sabah erkenden kalkın ve otelinizde güzel bir pazar kahvaltısı yapın. Kahvaltının ardından, bu sefer şehrin merkezindeki güzellikleri keşfetmeye başlayın.
12) Pazar gününün ilk durağı
Gaziantep Kalesi. Türkiye'de ayakta kalmayı başarabilen nadir kalelerden biri Gaziantep Kalesi. Ancak en son burcu çöktüğü için kapatmışlardı. Yani kalenin içini gezme şansına erişemeyebilirsiniz. Gitmeden kalenin son durumunu iyice bir araştırın bizce. En kötü ihtimalle kalenin dışını fotoğraflarsınız.
13) Sonrasında ise sırasıyla
Bakırcılar Çarşısı,
Tarihi Gümrük Hanı ve
Kaleoğlu Mağarası'nı gezin.
14) Son gün öğle yemeği için Gaziantep'in yöresel lezzetlerini deneyimleyebileceğiniz
Aşina Gaziantep Mutfağı'na gidin. Mekandan ayrılmadan önce yanınızda götürebilmeniz için baklava alışverişi yapın mutlaka.
15) Son olarak havalimanı yolu üzerinde bulunan
Zeugma Mozaik Müzesi'ni gezin. Dünyaca ünlü Çingene Mozaiği Gaia'yı görmeden bu şehirden ayrılmanızı istemeyiz. Müze gezinizi de tamamladıktan sonra havaalanına doğru yola koyulabilirsiniz. :(
16) Gaziantep gezinizi yakın arkadaş grubunuzla gerçekleştirmenizi canı gönülden tavsiye ediyoruz. Böylece bu kültürel yolcuğu çok daha eğlenceli bir hale getirebilirsiniz.
17) Önemli hatırlatmalar; Bu hafta sonu için Gaziantep hava durumu 14 – 15 derece güneşli gösteriyor ancak siz yine de önleminizi alın. Rahat ayakkabılar tercih edin. Tıka basa yemek yiyeceğinizi varsayarsak, bir kutu mide koruyucu da bulundurun yanınızda. Son olarak fotoğraf makinenizi ve yedek pillerini yanınıza almayı sakın ihmal etmeyin. Şimdiden keyifli bir hafta sonu tatili geçirmenizi dileriz. :)
Özlem Borhan - 5 Mart 2015, Perşembe 16:34
Bir hafta sonu gitmiştim Gaziantep'e. Harika zaman geçirdim. En keyifli tarafı da güzel yemekler, tatlılardı. :)) Yine yine gitmek istiyorum.
tokay ceritoğlu - 5 Mart 2015, Perşembe 17:11
Gaziantep halkı cana yakındır, çalışkandır, eğlenmesini, yemek yemesini ve misafirperverliği de iyi bilir. Soğudukça tadı daha güzelleşen büyük lahmacunları da dönüşte kendi evinize tıpkı baklava gibi götürebilirsiniz. Daha yazacak çok şey olabilir, iyi yolculuklar.
Kaan Küçükleroğlu - 5 Mart 2015, Perşembe 17:44
Üniversitede okurken, üniversite tarafından çalışmaya gönderilmiştim. Antep Üniversitesi de, Antep şehri de çok güzel. İnsanları özellikle inanılmaz sıcakkanlı. Tek sorun dürüm yiyeceğiz diye bizi götürdükleri yerde yediğimiz nohut dürüm ile tüm hayallerim suya düşmüştü.
rasoul nematpour - 5 Mart 2015, Perşembe 20:41
Harika, 15 gün sonra Gaziantep'e gidiyorum. Diley Hanım teşekkürler.
zabit özer - 5 Mart 2015, Perşembe 23:56
Gaziantep'e merakımızdan dolayı eşimle beraber gittik ve iyi ki gitmişiz dedik. Her şeyi gerçekten çok güzel... Kebap yediğimiz yer Kebapçı Halil Usta gerçekten çok cana yakın birisi. İstanbul'dan geldiğimizi, kebap çeşitlerini ve cana yakınlığını çok beğendiğimizi söyleyip bir hatıra fotoğrafı çektirdik, hesabı ödemek istediğimizde tüm ısrarımıza rağmen bu sefer misafirsiniz deyip almadı. 45 yaşındayım, ilk kez böyle bir olay başıma geldi... Otel olarak da Gaziantep Tuğcan Otel çok iyi... Zaten müzeyi yazmama gerek yok... Gerçekten hoş bir yer ama katmerini o kadar beğenmedim...
ismail pınar - 6 Mart 2015, Cuma 14:39
Ramazan ayı idi. Antep'e eşimle gittim. Sabah kahvaltı yapalım dedim, kahvaltı yapacak yer bulamadım. Gezerek Bakırcılar Çarşısı'na kadar yürüdük. Katmer yemek istiyorduk, o sebepten dolayı kapalıydı çok yer ve İstanbul gibi muhallebici falan da yoktu. Baklavacı çok, kim alır, kime satılır bu kadar baklava, şaşırdım. Saat 11:00'e geliyordu, hala açtık. Almacı Pazarı'nın orada bir kebapçıya girdik, sabah kahvaltısını beyran çorbası ve Urfa kebabıyla karnımızı doyurduk. Diğer günlerde de Küşlemeci Mehmet Usta'da öğlen ve akşam yemeği yedik. Gaziantep Tuğcan Otel'de kaldık. Beğendim, tavsiye ederim ve ben Antepliyim. Saygılarımla. Antep'e gidecekseniz, Ramazan ayına denk getirmeyiniz derim.
güler arslan - 10 Mart 2015, Salı 11:01
Her sene bir kere muhakkak gittiğim bir şehir. Yemekleri, insanları, tarihi, coğrafyası açısından çok beğendiğim, güzel Türkiye'min güzel şehri. Deniz olsa İstanbul'dan sonra yaşayabileceğim bir yer.