Antalya Kaleiçi Hakkında Her Şey

Antalya’nın dünya çapında tanınmasının ve ülkemizin turizm başkenti olarak bilinmesinin sayısız nedeni var. Doğal güzellikleri ve harika plajları Antalya’yı gezmek için ana sebep olsa da hazır tatile gelmişken bir şehir turu da yapmanın kimseye zararı olmaz. Eğer siz de aynı şekilde düşünüyorsanız Kaleiçi, tüm beklentilerinizi karşılamaya yeter de artar.

{ad:0}

Antalya’nın en güzel yerlerini keşfetmek için genellikle 1-2 saatlik yolculuklar yapmak gerekiyor. E hal böyle olunca da git-gel olarak düşünürsek hem günün büyük kısmı yollarda geçiyor hem de zaman sınırımız varsa gezmek için seçimler yapmak zorunda kalıyoruz. Kaleiçi’nde ise böyle bir sorunla karşılaşmıyoruz. Çünkü tam Antalya’nın kalbinde yer alıyor. Film sahnelerinden fırlamışçasına sıcak ve samimi evler, dar sokaklar ve tarihi doku o kadar güzel bir atmosfer oluşturuyor ki insanın adeta başı dönüyor. Tatilinizde bir gününüzü kesinlikle Kaleiçi’ne ayırmanızı ve fotoğraf makinanızı yanınızdan eksik etmemenizi tavsiye ediyoruz. Bu yazımızda Kaleiçi hakkında bilmeniz gereken her şeyi sizler için derledik. Dilerseniz gelin bu güzelliğe biraz daha yakından bakalım. 

{search:antalya-otelleri,Antalya Otelleri}

Antalya Kaleiçi Tarihi

Tarihi ve kültürüyle herkesi kendine hayran bırakan Kaleiçi ne zaman kuruldu diye merak ediyorsanız milattan önceye kadar gitmemiz gerekiyor. Antik Pamphylia bölgesinde yer alan Antalya, II. Attalos tarafından Attaleia ismi ile kurulmuş. Bergama İmparatorluğu ile hızlı bir şekilde büyüyen Kaleiçi, daha sonra belli bir süre korsanların idaresine geçmiş. Kaleiçi’nin en güçlü ve popüler dönemleriyse Roma İmparatorluğu’nun şehri ele geçirmesinin ve surların genişletilmesinin ardından başlamış. Surların genişlemesinin ardından bölgedeki limanlar daha fazla ticari faaliyetler göstermeye başlamış, bölge zenginleşmiş. İşte tam bu dönemler Hadrian (Hadrianus), Attaleia'yı ziyaret etmiş ve günümüzün o popüler Üç Kapıları inşa edilmiş. Roma İmparatoru Hadrian tarafından inşa edilen Kaleiçi, yaşayan her uygarlığın izlerini bugünlere kadar taşımaya devam etmiş.

Roma'dan sonra bölgede Bizans hakimiyeti başlamış. Ardından 1207 yılında da Selçuklular şehri ele geçirmiş, lakin kısa süre içinde şehri kaybetmişler. 1216 yılında ise 1. İzzeddin Keykavus tekrar şehri fethetmiş ve bir kez daha Selçuklular tarafından kontrol edilmeye başlanmış. Surlar onarılarak birçok yeni yapı da bu dönemde inşa edilmiş. Osmanlı Dönemi’nde ise Antalya, şehzade sancağı olarak kullanılmış. Halk Kaleiçi’nde yaşamaya, liman yine kullanılmaya devam etmiş. 1972 yılında da sit bölgesi ilan edilerek yapılar yenilenmiş ve günümüzde kullanılan haline bürünmüş. Kaleiçi’nde ortalama 3 bin yapı bulunuyor. Ayrıca, 1984'te Uluslararası Turizm Yazarları Birliği (FİJET) tarafından Altın Elma Turizm Oscar’ı ödülüne layık görülmüş. 

{search:antalya-apartlari,Antalya Apartları}

Kaleiçi’nin Mimarisi

Yapılar genellikle yığma taşlar ve ağaç bağlantıları kullanılarak inşa edilmiş. Her yapı sokağa bakan bir cepheye ve sokak görmeyen bahçeye sahip. Sokak gören tarafın çok az penceresi bulunuyor. Üst katta ise cumba denilen, ağaç süslemelerle bezenmiş çıkmalar mevcut. Tarihi evlerin kesişim noktası olan Kaleiçi evleri ne amaçla yapılmıştır? Bu evler kendine has mimari tarzları ile sıcak yaz aylarında serin, soğuk kış aylarında ise ılık tutmaya yönelik tasarlanmış. Evlerin yapımında kullanılan hatıl ise evleri depreme karşı dayanıklı tutmaya yarıyor. Mimari yönden özgünlüğü ve tarih kokan yapısı ile Kaleiçi evleri hem yerlileri hem de turistleri kendine hayran bırakmaya devam ediyor.

Antalya Kaleiçi'nde Gezilecek Yerler

Antalya Kaleiçi Sokakları

Kaleiçi’nde ne var diye soracak olursanız ilk vereceğimiz cevap tarih olabilir. Bir önceki kısımda da bahsettiğimiz gibi Kaleiçi adeta bir açık hava müzesi ve sokakları bunu kanıtlıyor. Eğer yürüyüş yapmak istiyorsanız bizce en iyisi rota çıkarmamak. Canınızın istediği gibi yürüyün, ara sokaklardan geçin, bol bol fotoğraf çekin, anın tadını çıkarın ve kaybolun. Yürüyüşünüze eşlik edecek pek çok kafeye, meyhaneye ve ocak başına rastlayabilirsiniz. Eğer sonrasında size Kaleiçi’ni hatırlatacak bir şeyler almak isterseniz hediyelik dükkanları da mevcut. Tüm bunları yürüyüş yaparken keşfetmek büyük bir zevk, kesinlikle yürümelisiniz.

{search:antalya-pansiyonlari,Antalya Pansiyonları}

Hadrian Kapısı

Roma İmparatoru Hadriosnu'un MS 130 yılında Antalya'ya gelişi vesilesi ile inşa edilen Hadrian Kapısı, Üç Kapılar olarak da biliniyor. Tam tamına 1870 yaşında olan kapının güneyinde Julia Sancta isminde tarihi bir kule de mevcut. Bu kule, yapıldığı zamandan günümüze pek çok savaş ve doğal afet görse de dayanmayı başarmış. Kapıya ve kuleye baktığınızda Romda Dönemi’nden kalma izleri rahatlıkla görebilirsiniz.

Eğer Kaleiçi’ni gezmek istiyor, nereden başlayacağınızı tam bilmiyorsanız Hadrian’ın popüler bir nokta olduğunu da belirtelim. Turistler genellikle buradan başlayıp Kaleiçi’nden yürüyerek denize doğru gidiyorlar. Eğer pratik olsun isterseniz siz de böyle bir rota izleyebilirsiniz. 

Suna - İnan Kıraç Kaleiçi Müzesi

Suna ve İnan Kıraç çifti, 19'uncu yüzyıl geleneksel Türk mimarisini yansıtan tarihi bir evi ve Aya Yorgi Ortodoks Kilisesi'ni satın alarak, burayı etnografik eşyaların sergilendiği bir müzeye dönüştürmüşler. Müzenin ilk kısmı bu tarihi evde, diğer kısmı da Aya Yorgi Kilisesi’nde sunuluyor. Müzeyi ziyaret ederek aynı zamanda geleneksel yaşamın izlerini inceleyebilirsiniz. Damat tıraşı ve kına gecesi gibi Anadolu halk kültürüne özgü detaylar da yer alıyor. Bu arada Suna Hanım, rahmetli Vehbi Koç'un kızıdır, lakin 2020 yılında vefat etmiştir.

Valilik sitesine göre çarşamba günleri hariç her gün ziyaret edebiliyor. Yazın 19.30'a, kışın ise 18.00'a kadar açık. Giriş ücreti ise 40 TL. 

Karaalioğlu Parkı

Kaleiçi ziyaretçilerine harika bir şehir ortamı sunsa da Karaalioğlu Parkı için bir istisna diyebiliriz. Özellikle manzara izlemek ve biraz da oturup vakit geçirmek isterseniz çok hoşunuza gidecektir. Hem Kaleiçi’nin tarihi atmosferini hissedebilir hem de Antalya’nın efsanevi deniz manzarasını izleyebilirsiniz. Park içerisinde yürüyüş yolları, çocuk bahçeleri ve kafeler yer alıyor. Eğer çocuklu bir aileyseniz çocuk eğitim alanlarından da faydalanabilirsiniz. 

Hıdırlık Kulesi

İlk başlarda anıt mezarı olarak inşa edilen Hıdrık Kulesi, Roma Dönemi’nden günümüze kadar sağlam bir şekilde ulaşmayı başarmış. Roma hakimiyetinden sonra ticaret merkezi, deniz feneri ve erzak deposu gibi pek çok amaca da hizmet etmiş. Günümüzde bazı özel etkinlikler de burada düzenleniyor. Yakın zaman önce restore edilen kule titiz çalışmalar sonucunda artık eskisinden daha iyi durumda. Özellikle akşam vakti canlı müzik yapan sokak müzisyenleri eşliğinde Antalya manzarasını izlemek ve Kaleiçi’nde yürümek harika bir anı olacaktır.

Mermerli Plajı ve Kaleiçi Yat Limanı

Kaleiçi bunca tarihi değerlerinin yanında bir tane de plaja sahip. Adını, eskiden hemen üzerinde bulunan Mermerli Köşkü’nden almış ama artık köşk yok. Şu an bir işletme tarafından plaj ve restoran hizmeti veriliyor. Giriş, şemsiye ve şezlong dahil kişi başı 150 TL. Üç kapılardan yürüyerek buraya varabilirsiniz. 

Mermerli Plajı'nın sağında da Kaleiçi Yat Limanı kalıyor. Keyifli bir yürüyüş alanı sunan Yat Limanı'ndan kalkan tekne turlarına katılarak Kaleiçi ve Antalya'yı denizden izleyebilirsiniz. Mayıs ve ekim aylarında düzenlenen turların kişi başı fiyatı yaklaşık 800 TL. 

Antalya Oyuncak Müzesi

Sunay Akın'ın danışmanlığında kurulan Antalya Oyunca Müzesi, 2011 yılında hizmete açılmış. 1860'lardan günümüze kadar 3 bine yakın oyuncak sergileniyor. Türkiye’deki en popüler müzelerin de arasında yer alıyor. Eski Türk filmlerinde izlediğimiz ikonik oyuncakları da bu müzede görebilirsiniz. 

Pazartesi hariç haftanın her günü 09:00-18.00 arasında müzeyi gezebilirsiniz. Antalya Oyuncak Müzesi’ne giriş ücretli. Müzekart’ın geçmediğini de ekleyelim. 

Antalya Saat Kulesi

Antalya’nın bilindik simgelerinden Antalya Tarihi Saat Kulesi tam olarak ne zaman inşa edildi bilinmiyor fakat Sadrazam Küçük Said Paşa tarafından 1901 yılında, 2. Abdülhamit'in tahta çıkışının 25'inci senesine ithafen yaptırıldığı tahmin ediliyor. Kare gövdeli saat kulesinin dört tarafında da saat bulunuyor. Aynı zamanda tepesinde bir çana da sahip. Yerden yüksekliği 14 metre. Günümüzde, el yapımı dövme demir saatler ne yazık ki elektronik saatler ile değiştirilmiş fakat yine de yapının kendisi görmeye değer. Önünde fotoğraf çektirmek de Antalya tatilinin geleneklerinden sayılır. 

Kesik Minare (Korkut Cami)

2. yüzyılda tapınak olarak inşa edilen bu yapı, 6. yüzyılda kiliseye dönüştürülmüş. Selçuklular zamanında ise camiye çevrilmiş. Selçuklular şehri kaybedince ise tekrar kiliseye dönüştürülmüş. Osmanlı kurulduktan sonra da Şehzade Korkut zamanında yeniden cami olarak hizmete açılmış ve adı da Korkut Cami olarak anılmaya başlanmış. 19. yüzyıldan sonra çıkan bir yangın sonucunda bir kısmı tahrip olmuş ve bu yüzden adı Kesik Minare Camii olarak anılmaya başlanmış. Kuruluşu çok daha eskilere dayansa da içi Osmanlı’nın klasik cami mimarisini bir hayli andırıyor. Eğer ibadet alanlarını gezmeyi seviyorsanız uğramanızı tavsiye ederiz. Ayrıca yakın zamanda minare kısmının restore edildiğini de ekleyelim. 

Ahi Yusuf Mescidi

Cami ve türbeden oluşan bu yapı Mermerli Sokak'ta konumlanıyor. 1249 yılında Ahi Yusuf anısına yaptırılmış. Mimari olarak iç kısmı kare ve tek kubbeli bir yapıya sahip. Genel olarak çok sade, tavanında veya duvarlarında herhangi bir işleme yok. Ayrıca yapının kuzey kısmında, eski kale duvarlarına doğru uzanan yerde Ahi Yusuf’un türbesi de yer alıyor. Küçük bir yer olsa da gezip görmek, atmosferini hissetmek gerçekten büyüleyici. 

Yivli Minare

Antalya'nın sembolü sayılan Yivli Minare Camii ve Külliyesi, hemen hemen her yerden görülebiliyor. Aynı zamanda ilk Selçuklu ve İslam eserlerinden sayılıyor. Cumhuriyet Meydanı'na vardığınızda görebileceğiniz bu yapının, bir Bizans kilisesi üzerine kurulduğu, Alâeddin Keykubat dönemindeyse camiye dönüştürüldüğü tahmin ediliyor. Minarenin toplamda 6 adet kubbesi mevcut. 

Antalya Etnografya Müzesi

Antalya'nın kültürünü öğrenmek istiyorsanız Kaleiçi'ndeki bu müzeyi ücretsiz olarak gezebilirsiniz. İki ayrı konaktan oluşan bu müze binası, 19'uncu yüzyıl klasik Osmanlı mimarisini yansıtıyor. 1 numaralı konakta Türk İslam Eserleri yer alırken 2 numaralı konakta Antalya yöresine özgü eşyalar sergileniyor. Geçmişten günümüze Antalya’da yaşayan halkın kişisel eşyaları, ev araç-gereçleri müzede sergileniyor. Ayrıca yazıtlardan da faydalanıp tarih hakkında daha fazla detay öğrenebilirsiniz. 

NEMO Denizaltısı ile Akdeniz Sularına Kısa Bir Yolculuk

Eğer denizaltına yolculuk yapmak isterseniz Nemo Denizaltı Turlarına katılıp benzersiz bir deneyim yaşayabilirsiniz. Genel olarak çocuklara hitap ediyor fakat yetişkinler de iyi vakit geçirebilir. Seyahatiniz süresince rehberler tarafından 1941 yılında yaşanan olaylar anlatılıyor. 35 metre derinlikteki batık bir geminin efsanesini bir de ona yakından bakarak dinleyin. Kaleiçi Yat Limanı’ndan başlayan gezilere 12 yaş altı çocuklar ücretsiz, tam sayılan yaş gurubuysa 700 TL karşılığında katılabiliyor.

Antalya Kaleiçi'ne Nasıl Gidilir?

Aslında Antalya’nın ulaşımı bir hayli kolay fakat her tatil yerinin başında gelen trafik sorunu Antalya’da da görülüyor. Yaz aylarında turist akını yaşandığı için şehir bunu kaldıramıyor ve trafikte ciddi gecikmeler yaşanabiliyor. Bu trafik yoğunluğunun dışında Kaleiçi’ne ulaşmak aslında çok basit. 

Antalya Havalimanı'ndan kalkan 600 numaralı otobüsler ile şehir merkezine gelebilirsiniz. 24 saat hizmet veren bu otobüs her yarım saatte bir kalkıyor, şehir merkezinden geçerek Antalya Otobüs Terminali’ne doğru gidiyor. 600 numaralı otobüs dışında Havaş'ı da tercih edebilirsiniz ama belediye otobüsü çok daha uyguna geliyor. Şehrin herhangi bir noktasından da kolaylıkla otobüsle Kaleiçi’ne ulaşmak mümkün. Antalya Kart uygulaması ile otobüsler ve saatleri hakkında bilgi alabilirsiniz. Kaleiçi’ni görmek isterseniz konumu ziyaret edebilirsiniz. 

Antalya Kaleiçi'nde Nerede Kalınır?

Antalya Kaleiçi, özellikle tarihi geziler yapmayı seviyorsanız kesinlikle görmeniz ve keşfetmeniz gereken bir yer. Eğer gelmişken burada konaklamak isterseniz ağırlıklı olarak tarihi Osmanlı evlerinden dönüştürülmüş butik otellerle karşılaşabilirsiniz. Zaten Kaleiçi’nde konaklamanın asıl esprisi de bu tür butik otellerde saklı diyebiliriz. 

Eğer Kaleiçi’ndeki ve yakın civarındaki en kaliteli konaklama tesislerini görmek isterseniz Kaleiçi Otelleri sayfamıza göz atabilirsiniz.

{search:kaleici-otelleri,Kaleiçi Otelleri}