Efsaneye konu olan sakız enginarının bir de hikayesi var; bu efsaneye göre Zeus, güzelliğiyle nam salmış olan Cynara isimli bir kıza aşık olur ve birlikte Olimpos’a giderler. Cynara ilk zamanlar halinden memnun olsa da zamanla kendi hayatına, yaşadığı yere özlem duyar. Hal böyle olunca da hasrete daha fazla dayanamaz ve gizlice yaşadığı yeri ziyaret eder. Bunu duyan Zeus da onu bir bitkiye çevirir. İşte bu bitki enginardır. Urla’nın göz bebeği, dillere destan lezzetiyle popüler olan sakız enginarıdır.
Günümüzde Urla’da yaklaşık 30 dönümlük bir arazide üretimi yapılan sakız enginarı, yaprağıyla birlikte yeniyor. Vitamin deposu yapraklarının tadı da leziz olan Urla enginarı herkesin takdirini kazanmayı başarıyor.
Festival için Urla’ya geldiğinizde yedi mekandan oluşan Urla Gastronomi Rotası’nı deneyimleyebilir, lezzet yolculuğunuza yeni mekanlar ekleyebilirsiniz. Antikacılara, çeşit çeşit mağaza ve dükkanlara ev sahipliği yapan ve her zaman haereketli olan Sanat Sokağı, şaraplarıyla bambaşka bir deneyim sunan Urla Bağ Yolu ve balık restoranları ve gün batımında cıvıl cıvıl olan atmosferiyle büyüleyen İskele’yi de Urla’ya gelmişken kesinlikle keşfetmek gerekiyor.
Urla’da yüzyıllardır ticaretin merkezi olarak görülen ve esnafın birbirinden güzel ürünler sattığı Malgaca Pazarı da kesinlikle görülmeye değer. Urla’yı daha detaylı gezmek isterseniz Urla Gezilecek Yerler adlı yazımızı inceleyebilirsiniz.
İzmir’in kendine has doğası ve lezzetleriyle ön plana çıkan ilçesi Urla, mevsim fark etmeksizin yılın her döneminde ziyaretçilerini bekliyor. Mayıs ayının içimizi ısıtmaya başladığı bu günlerde ise Urla Enginar Festivali bize farklı bir festival deneyimi sunuyor.