Doğaseverlerin Yakından Bildiği 10 Şey

Son birkaç yıldır ‘doğayla baş başa’ sözcüğünü sıklıkla duyar olduk. Kalabalık ve büyük şehirlerde yaşayanlara oldukça çekici gelen bu söz, aslında sanıldığı kadar kolay bir şey değil. Birkaç dönüm ormanlık bir arazinin içerisine kurulmuş her şey dahil tesislerden bahsetmiyoruz. İnsan elinin pek fazla değmediği, uzaktan hayvan seslerinin yankılandığı bölgelerden söz ediyoruz. Doğayla hiçbir şekilde baş edemeyeceğimizi bilerek, kendimizle mücadele etmenin sırlarını açığa vuruyoruz da diyebiliriz. İşte doğaseverlerin yakından bildiği 10 şey. 1 – Tek Başına Olmamak

{facility:0} Öncelikle, eğer ilk defa doğaya çıkıyorsanız, bu işe tek başınıza kalkışmayın. Mümkünse daha önce kamp kurmuş ya da doğa yürüyüşüne çıkmış arkadaşlarınızı ikna edin. Hatta yanınızda bir rehber bulundurmanız sizin için daha iyi olur. 2 – Planlı Olmak

Yolculuğunuz ne kadar sürecek, hangi rotaları izleyeceksiniz, elinizdeki malzemeler yeterli mi, uygun mu, gideceğiniz bölgenin koşulları nasıl? Tüm bunların cevabını vermeden kendinizi doğanın kucağına bırakmayın. 3 – Doğayı Yenmeyi Düşünmemek

Çünkü hiçbir zaman böyle bir şey mümkün olmayacak. Doğayla yarışa girmek büyük bir hata olur. En profesyonel dağcılar ve kampçılar bile doğayla kendi gücünü kıyaslayamaz. Aslında hepsi kendi gücünün dayanıklılığını sınıyordur. Siz de aynısını yapın. Doğayla değil, kendinizle mücadele edin. 4 – Başına Her Türlü Şeyin Geleceğini Hesaba Katarak Bir Çanta Hazırlamak

Doğanın içindeyken ne zaman neye ihtiyaç duyacağınızı asla önceden kestiremezsiniz. Siz her şeyi önceden araştırıp, planlamış olsanız bile, hiç aklınıza gelmeyecek bir şey birden en önemli gereksinimiz haline gelebilir. Bunun en basit örneği; yağmurluk mesela. Harita, çakı, kibrit, vs. gibi malzemeler asla unutulmamalı. 5 – Kestirme Yollara Bulaşmamak

Hele ki ilk defa o bölgeye gidiyorsanız, kestirme yollara deli cesaretiyle dalmanızı asla tavsiye etmiyoruz. ‘En iyi yol bildiğin yoldur’ sözü her zaman kulağınızda küpe olarak kalmalı. 6 – Doğaya Zarar Vermemek

Önünüze çıkan çalıları, dalları kırmayın. Mümkünse etrafından dolaşın. Yaban hayvanlarını rahatsız etmeyin. Çöplerinizi biriktirin. Doğada uzun süre kaybolmayan materyalleri ya kullanmayın ya da kullanıyorsanız da bölgede bırakmayın. Unutmayın ki siz orada misafirsiniz. Bu konuda hassasiyetli olmalısınız. 7 – Ormanlık Bir Yerse Ateş Yakmamak

Evet, ateş başında toplanıp şarkı söylemek, hikayeler anlatmak, sohbet etmek özellikle kamp hayatının vazgeçilmezlerinden. Ama bu durumunun geri dönülmez hatalara yol açabileceğini asla unutmayın. Ateş yakmak için dalları kesmeyin, kuru dallar toplayın. O alanı terk etmeden ateşin söndüğünden de kesinlikle emin olun. 8 – Hava Koşullarını Önceden Araştırmak

Nereye giderseniz gidin, bu durumu her türlü alışkanlık haline getirmeniz gerekiyor. Eğer hava koşulları sizi zorlayacak düzeydeyse, maceranızı bir süreliğine erteleyin ya da ona göre sıkı tedbirler alın. 9 – Hayvanlardan Korkmamak

Unutmayın ki, siz onlara zarar vermediğiniz sürece, onlar da size zarar vermeyecektir. Şu an onların yaşam alanı içerisinde olan sizlerseniz. Bunun bilincinde olarak hareket edin. Hatta şunu hiçbir zaman aklınızdan çıkarmayın; bazen hayvanlar, insanlardan daha az tehlikeli olabiliyor. 10 – Eğitim Şart

Elinizi kolunuzu sallayarak doğaya çıkamazsınız. Kamp, tırmanış, trekking… Hangisi olursa olsun, bu işin eğitimini almanız gerekiyor. Hiç olmazsa bunları daha önce yapmış birilerinden birkaç tavsiye almanızın size hiçbir zararı olmaz. Bonus: Sürüden Ayrılanı Kurt Kapar!

Korku filmlerinde sıklıkla gördüğümüz ve bas bas televizyona küfürler yağdırdığımız durumun içine siz düşmeyin. Bir grupla hareket ediyorsanız, o gruptan hiçbir şekilde ayrılmamanız gerekiyor. O meşhur atasözü aklınızın bir köşesinde bulunsun; sürüden ayrılanı kurt kapar!