Burdur Gezi Rehberi

Paylaş
Arzu Aksaya  
Eklenme: 23 Mart 2021
 • Son Güncellenme: 17 Mart 2023
Burdur Gezi Rehberi
Anadolu’nun güneybatısında, göller diyarının bir ili Burdur. Akdeniz Bölgesi’nde konumlanan şehir doğanın nakışlı elleri ve tarihin büyüsü ile süslü olsa da kıymeti çok anlaşılamamış, belki de çok keşfedilmemiş yerlerden. Eğer bir hafta sonunuzu ya da 1-2 gününüzü ayırırsanız ne demek istediğimizi siz de anlayacaksınız. Taşı toprağı, her köşesi cennet ülkemizin bu gülümseyen şehrini yakından tanımaya, gezilecek yerlere nokta atışı yapmaya var mısınız? Burdur’a Ne Zaman Gidilir? karacören

{ad:0} Akdeniz Bölgesi’ne dahil olmasına rağmen bölgenin yaz kış davetkar havası yok Burdur’da. Karasal iklimin hakim olduğu şehirde kışlar çok sert, yazlar ise çok kurak geçiyor. Şehri keşfederken havam yerinde olsun diyorsanız bahar aylarında ziyaret etmenizi öneriyoruz. {search:burdur-otelleri,Burdur Otelleri} Burdur’a Nasıl Gidilir? burdur genel görünüm

Hava yolu ve kara yolu Burdur’a giderken tercih edebileceğiniz ulaşım alternatifleri. Hava yoluyla gelişlerde Isparta Havalimanı’na iniş yapabiliyorsunuz çünkü şehrin bir havaalanı yok. Ama çok çetrefilli bir ulaşım olur diye de düşünmeyin, Isparta Havalimanı ile Burdur Merkez arası sadece 34 km ve araçla yarım saat mesafede.

Kara yoluyla gelecekseniz her ilden otobüsle ulaşım mümkün. Şehrin İstanbul’a mesafesi 547, Ankara’ya 405, İzmir’e ise 362 km. Burdur Gezilecek Yerler Salda Gölü – Yeşilova salda

Son yıllarda adı sıkça duyulan ve Türkiye’nin Maldivleri de denilen Salda Gölü, kenarları otel dolmadan gidin görün diyeceğimiz yerlerden. Henüz SİT alanı ama ne olur ne olmaz! Burdur’un en çağıran, en şaşırtan ve yapılaştırılmasına en kıyılamayan yeri de burası. Mars’a gidemiyoruz madem, Salda’nın Mars’a benzeyen yüzey özellikleriyle görmüş kadar oluyorsunuz bir nebze. Maldivler uzak madem, kumunun nasıl bir şey olduğu Salda’da deneyimleyebiliyorsunuz. Turkuaz rengiyle ülkemizin en temiz, 184 metre derinliğiyle de en derin gölü olan Salda’nın suyu sodalı ve kumundaki beyazlıkta ürettiği magnezyumdan kaynaklı. Göl kıyısında kamp yapabiliyor, belirli yerlerde yüzebiliyor ve bisikletle etrafında turlayabiliyorsunuz. Bu güzelliği keşfetmek için en güzel zamanlar ise haziran – eylül ayları arası. Göl civarında birkaç gün geçirmek isterseniz 5 dakika mesafedeki Yeşilova’da konaklayabiliyorsunuz. Salda’nın Burdur merkeze mesafesi ise yaklaşık 75 km. Salda Kayak Merkezi – Yeşilova Kışın, özellikle de ocak ve şubat aylarında Burdur’a gelirseniz seyahat rotanıza ekleyeceğiniz keyifli bir nokta daha var. Göle 17 km mesafedeki Salda Kayak Merkezi’nin rakımı 2079 metre. Eşeler Yaylası’nda bulunan bu merkezde hem kar beyazına hem de yayla havasına doyuyorsunuz. Teleski ve telesiyej gibi donanımlarının yanında en uzunu 1,5 km olan 5 piste sahip merkezden, çam ağaçları arasından Salda Gölü’nü seyredebiliyorsunuz. Kar kalınlığı 50 ila 100 cm arasında değişiyor, kayak malzemelerini kiralayabileceğiniz yerler de mevcut. Yalnız şunu da belirtelim ki bir Uludağ ya da Erciyes konforu beklemeyin. Manzarası ve kar kalitesi güzel ama konaklamak için bir tesisi yok. Gidecekseniz günübirlik bir plan yapabilir, yeme içme için Yeşilova içinde alternatifleri değerlendirebilirsiniz. Akçaköy Lavanta Deresi – Yeşilova lavanta deresi

Lavantaların sosyal medyada fenomen olmasından sonra Isparta – Burdur turları düzenlenmeye başlandı. Tıpkı komşu Isparta’nın Kuyucak tarlaları gibi Burdur’un Akçaköy’ü de haziran sonu – temmuz başlarında mor bir cennet görünümünde. Hatta en büyük lavanta tarlaları da Burdur’da. Yaban hayatını korumak adına özel bir girişim olan Lisinia Doğa’nın ekimi olan bu tarlalar Lavanta Deresi adıyla anılıyor. Renkli, farklı ve doğal fotoğraflar için mor fonlar bulacağınız Lavanta Deresi’ne en geç temmuz’un ortasında gitmeniz gerekiyor ki çiçekli halini görebilesiniz. Tarlaların Burdur Merkez’e mesafesi ise 48 km. Sagalassos Antik Kenti – Ağlasun sagalassos

Kendinizi bir kral veya bir kraliçe gibi hissedeceğiniz ve yüzyıllar devirmiş taşları arasında efsunlu bir tarih yolculuğuna çıkacağınız Sagalassos Antik Kenti tahminen 12.000 yaşında. Ağlasun Dağı’nda bulunan bu antik kentin kalıntılarının bu denli korunmuş olmasının sebebi belki de 1500 metrelik yüksek bir rakımda bulunması. Seramik ve mermer işçiliğinde zamanının markası olan bu şehir en çok da zamana direnmiş sanatsal Agora çeşmeleriyle biliniyor. Ve dağın eteklerinden kademeli olarak alçalan dokuz bin kişilik tiyatrosu da dünyanın en yüksek sahnesi olarak tarih sayfalarındaki yerini alıyor. Kentin bu parlak dönemini bitiren olay ise M.S. 5 ve 7. Yüzyıldaki şiddetli depremler. Burası da fotoğraf çekmek ve farklı bir atmosfer solumak için Burdur’un en cazip rotalarından. Burdur’un merkezine 35 km mesafedeki antik kente Müzekartla girebilirsiniz eğer kartınız yoksa 14 TL ödüyorsunuz. Her gün gezebileceğiniz antik kentte geçireceğiniz zaman ise tamamen size bağlı. Tüm kenti gezebileceğiniz rota 4 saat sürerken daha kısa süreli rotalar da mevcut. İnsuyu Mağarası – Burdur Merkez insuyu

Türkiye’de mağara turizminin başlangıcı sayılan İnsuyu Mağarası 8.350 metrelik bir uzunluğa sahip. Ama gezebildiğiniz alan sadece 500 metrelik kısmı. Mağaranın göllerle kaplı eski halini görenler şimdiki halini kurak buluyor. Boşalmış sulardan geriye kalan derin oyuklara sebep olarak tarımsal hatalar gösteriliyor. Fakat oluşumu belki milyon yıla yayılan sarkıt ve dikitleriyle mağara Burdur’un top on listesindeki yerini hala koruyor. İnsuyu Mağarası Antalya yolu üzerinde, Burdur’un merkezine 10 km mesafedeki Çatağıl Köyü’nde konumlanıyor. Yazın 08:00 – 19:00, kışın 08:00 – 17:00 saatleri arasında her gün gezilebiliyor. Giriş ücreti öğrenci için 3, sivil için 5 TL. Valiliğe bağlı olduğu için Müzekart geçmiyor. Burdur Arkeoloji Müzesi - Merkez Burdur’un antik kentlerini gezip gördükten sonra tarihle daha sıkı fıkı olmak için Arkeoloji Müzesi’ni gezebilirsiniz. Neden öneriyoruz, çünkü Burdur tarih buluntusu açısından çok zengin bir şehir. M.Ö. 8000’lere tarihlenen Hacılar Höyüğü’nden çıkan eserler, Sagalassos’dan çıkan mermer heykeller ve Kremna, Sia, Keraitae gibi nice antik kentin tarihi de burada. Her şehrin müzesi özeldir ama Burdur’un tarih bohçası Batı Anadolu’nun en şaşalı çeyizine sahip müze koleksiyonu en az 60.000 parçadan oluşuyor.

İçindeki eserler kadar Osmanlı yadigarı müze binası da değerli. 18. yüzyıl’dan kalma Bulguroğlu Medresesi’nin kütüphane bölümüne ek binalar yapılmış ve müze olarak hizmete açılmış.

Müzeyi 15 Nisan – 15 Ekim aralığındaki yaz sezonunda 09:00 – 19:00 saatleri arasında, 16 Ekim – 14 Nisan kış sezonunda ise 08:30 – 17:30 saatleri arasında pazartesi hariç diğer günlerde gezebiliyorsunuz. Müzekart geçerli, kartınız yoksa giriş 7 TL. Burdur Gölü – Merkez flamingo göl

Birbirine kardeş iki şehir Isparta ve Burdur göller bölgesi olarak biliniyor. Böyle olunca göllerinde güneşi batırmadan dönmek de olmaz. Burdur Gölü ülkemizin 7. büyük gölü olmasına rağmen şimdi kuraklıkla boğuşuyor. Kapalı bir havza olan gölün suyu tuzlu ve ne denize ne de bir akarsuya karışıyor. Bu yüzden de hareketsiz ve kirli maalesef. İnsanlar hasta bir su kaynağının derdine deva olamasa da kuşlar bu gölü çok seviyor. Özellikle de flamingoların konar göçer olduğu bölge, kuş gözlemciliği gibi aktiviteler için ideal. Bu kuş cenneti merkeze de oldukça yakın. Lisinia Doğa – Merkez Adı üzerinde bir doğa projesi olan Lisinia (Lisinia Pisidya ülkesinin şehirlerinden biri ve güneş, yakamoz anlamına geliyor) Burdur Gölü kıyısında merkeze çok yakın Karakent Köyü’nde. Öztürk Sarıca tarafından kansere farkındalık sağlamak için 2011 yılında kurulan Lisinia, Türkiye’nin ilk yaban hayatı merkezi ve çok eğitici bir doğa okulu. Keşke zamanım olsa da gönüllü çalışsam dedirten bu çiftlikte bir rüyanın emekle, sevgiyle ve azimle nasıl gerçekleştiğini görüyorsunuz. Lisinia Doğa’nın çalışma saatleri ise her gün 09:00 – 17:00 arası. Osmanlı Konakları – Merkez türk evi içi

Burdur’un merkezinde yürüyerek keşfedebileceğiniz yakın tarihi simgeleyen medrese, cami, kervansaray gibi onlarca yapı var. 17. yüzyıl yapısı Bakibey Konağı, güzel bir Türk – İslam eseri örneği olan Taşoda Konağı, 14. yüzyıl eseri Ulu Camii, 19. yüzyıldan kalma Mısırlılar Evi (burada kahvaltı da yapabiliyorsunuz), Pirkulzade Kütüphanesi ve Saat Kulesi bu eserlerden sadece birkaçı. Karacaören Barajı – Bucak karacaören

Isparta Burdur arasında bulunan göl belki de Burdur’un en pastoral manzarası. Salda ve Burdur Gölü’nde burada gördüğünüz manzarayı göremiyorsunuz. Çamlarla çevrelenmiş doğasında çadır kurulabiliyor, balık tutulabiliyor ve kanoyla gezilebiliyor.

Karacaören Barajı Burdur merkeze 77 km mesafede. Eğer vaktiniz varsa manzarasından dört mevsim keyif alabiliyorsunuz. İncir Han – Susuz Kervansarayı – Bucak Bucak’a gelirseniz 10 km yakınındaki Susuz Köyü’ndeki kervansaraya uğramadan geçmeyin. Anadolu Selçuklularından, II. Gıyaseddin Keyhüsrev zamanından kalma kervansaray 2008 yılında restore edilmiş. Taç kapısı hala ayakta ve en çok da bu kapıdan etkileniyorsunuz. Biraz ötesindeki İncirdere Köyü’nde ise yine aynı dönemden kalma İncir Han bulunuyor. Burası da istiridye şeklindeki kapısıyla öne çıkıyor. Gezmek isterseniz anahtarı köy muhtarından alabilirsiniz.