Sonbaharda Yürümeye Doyamayacağınız Doğa İçinde 9 Rota

Sizi bilemeyiz ama bizim için sonbahar bol yürüyüş ve bol temiz hava demek. Kendimizi doğanın kollarına bırakmak için dört gözle beklediğimiz işte bu mevsim nihayet geldi. Peki siz de üzerinizdeki uyku halini bir kenara bırakıp dışarı çıkmaya, renkleri değişmeye başlayan ağaç yapraklarına dokunmaya ve hafif serinleyen havanın sizi üşütmesine izin vermeye ne dersiniz? Önünüzde böylesine keyifli bir planı gerçekleştirebilmek için koskoca bir mevsim dururken, biz sizin için unutulmaz deneyim yaşatacak o rotaları belirledik. Şimdi sıra sizin bu planı hayata geçirmenizde.
1 - Bafa Gölü

{ad:0} Sınırları Aydın ve Muğla arasında kalan Bafa Gölü, İzmir’den Bodrum’a kadar uzanan muhteşem bir doğaya ev sahipliği yapıyor. Beşparmak Dağları’nın eteklerinde konumlanan göl daha önce deneyimlemediğiniz kadar keyifli bir yürüyüş rotası sunuyor. Doğasının böylesine eşsiz olması sayesinde 1994 yılında burası tabiat parkı ilan edilmiş. Bu tabiat parkında hem çok sayıda bitki ve hayvan türüne hem de arkeolojik buluntular yer alıyor. Yürüyüşlerinizi göl çevresinde ya da çevre köylerine doğru yapabilirsiniz. Ancak buradaki tarihi değerler hakkında daha detayı bilgi almak ve keşfinizi daha geniş bir alana yaymak isterseniz yürüyüşünüzü turlara katılarak tamamlamanızı tavsiye ederiz.

Bodrum'da konaklayarak da Bafa Gölü'nü günübirlik ziyaret edebilirsiniz. Hatta daha ekonomik bir seyahat için Bodrum ucuz oteller arasından seçiminizi yapabilirsiniz. 2 - Kaz Dağı

Efsaneleri, sonsuz yeşilliği ve sürprizlerle dolu doğal yaşamıyla ülkemizin en önemli değerlerinden biridir Kaz Dağı. Hakkında anlatılan hikayeleri bol olan bu durak bu yüzdendir ki mistik bir havaya sahip. Doğa yürüyüşü deyince de Kaz Dağı’nı es geçmek olmaz. Çünkü 21 bin 300 hektarlık kısmı milli park olan dağ, trekking ve yürüyüş için oldukça uygun. Siz de yola çıkmadan önce kısa bir araştırma yaparak yürüyüş rotanızı, mola ve konaklama yerleriniz belirlediğiniz bir plan yaparak bir hafta sonuna çok daha fazlasını sığdırabilirsiniz.
3 - Yenice Ormanları

Karabük’te yer alan Yenice Ormanları, geniş bir floraya sahip olmakla birlikte bölgede özellikle meşe türünden oluşan ormanlara oldukça sık rastlanır. Ormanların yürüyüş rotası olarak sık sık tercih edilmesinin sebebi ise bünyesinde yeni başlayanlardan tutun profesyonellere kadar geniş bir alana sahip olmasıdır. Tertemiz bir hava eşliğinde keyifli bir yürüyüş yapabileceğiniz ormanlarda günübirlik, kısa süreli ya da 6 güne kadar çıkabilen uzun rotaları tercih etmek tamamen size kalmış.
4 - Frig Vadisi

Afyon, Kütahya ve Eskişehir arasında kalan Frig Vadisi ülkemizin önemli trekking alanlarından biri. Yaklaşık 400 kilometreyi bulan yürüyüş yolu boyunca karşınıza çıkacak olan Frigyalılar tarafından kayalara oyulmuş evler, anıtlar ve daha nicesi rotayı oldukça değerli kılıyor. Tarih ve doğanın iç içe geçtiği bu yolda unutulmaz bir deneyim yaşamak için size de en kısa sürede rotanızı buraya çevirmenizi tavsiye ediyoruz. Oldukça geniş bir alanı kapsadığı için yola çıkmadan önce vadi yürüyüşüne nereden başlamak istediğinize karar vermenizde fayda var.
5 - Ankara Çubuk Karagöl Tabiat Parkı

Fotoğraf: Ali İhsan Biçer
Ankara’nın Çubuk ilçesinde yer alan bir tabiat parkı olan Karagöl, tabiat parkı statüsünü 2011 yılında kazandı. Her mevsimi bir başka güzel olan nadir yerlerden biri olan bu göl, sonbaharda ağaç yapraklarının değişmesi ve dört bir yanın mevsimin adeta imzası olan sarı yapraklarla dolması ile tıpkı bir resim tablosunu anımsatıyor. Bölge yürüyüşün yanı sıra piknik ve fotoğrafçılık gibi aktiviteler için de oldukça uygun. Ayrıca başkentten 75 km uzaklıkta yer alması onu Ankaralıların önemli nefes alanlarından biri yapıyor.
6 - Sünnet Gölü

Muhteşem güzelliklerden biri olan Sünnet Gölü, Bolu’nun Göynük ilçesinde yer alıyor ve yaklaşık 18 hektarlık bir alanı içine alıyor. Çevresi karaçam ormanlarıyla kaplı olan gölün çevresi yürüyüş yapmak için oldukça uygun. Parkur göl etrafında geniş bir daire çizerek tamamlanıyor. Zaman zaman kıyı şeridi zaman zaman ise toprak yol boyunca ilerleyen bu parkur insana doğayla bütün olmanın verdiği hazzı yaşatıyor. 7 - Hitit Yolu

Doğa ile tarihin birlikte uyumu yakaladığı ve günün birinde mutlaka görülmesi hatta yürünmesi gereken yerlerin başında geliyor Hiti Yolu. Hitit Uygarlığı’nın izlerini adım adım takip edebileceğiniz bu yol, toplamda 385 kilometrelik bir alanı kapsıyor ve içerisinde 17 adet yürüyüş parkurunun yanı sıra bisiklet yolları da bulunuyor. Çorum Hattuşaş, Alacahöyük ve Şapinuva yolları üzerinde kurulmuş olan Hitit Yolu doğa gezisi olduğu kadar bir kültür gezisi de niteliğinde. 8 - Köprülü Kanyon

Yönünüzü güneye, Antalya’nın Manavgat ilçesine doğru çevirirseniz burada sizi adını sık sık duymuş olduğunuz Köprülü Kanyon karşılıyor. Eğer yaz tatillerinin yanı sıra Antalya’nın sonbaharda nasıl bir deneyim sunduğunu merak ediyorsanız, bu durak bölgenin tüm doğallığını hissetmek için oldukça güzel bir fırsat. Kanyon boyunca çok sayıda yürüyüş parkuru bulunuyor. Üstelik burası rafting sporu için de harika bir ortam. Siz de gelmişken denemek isterseniz, bu detayın aklınızda bulunmasında fayda var.
9 - Kovada Gölü

Fotoğraf: Şafak Omaç
Kovada Gölü, Isparta’nın Sütçüler ilçesinde yer alıyor ve aslında burası bir milli park. Milli park ilan edilmesi 1970, I.derece SİT alanı olması ise 1992 yılına uzanıyor. Çevrenin göz alıcı bir güzelliği ve zengin bir bitki örtüsü var. Hal böyle olunca burada yapılan yürüyüşlerin de keyfi bir başka oluyor. Bol bol doğa yürüyüşü yapabileceğiniz milli park ayrıca piknik, fotoğrafçılık ve olta balıkçılığı gibi aktivitelere de olanak sunuyor.