Son yıllarda cruise seyahatlerinin popüler hale gelmesiyle her geçen gün çok daha fazla Türk vatandaşı, özellikle adaları yakından tanımaya başladılar. Her ne kadar Yunanistan’ın AB’ye girmesiyle vize uygulaması olması bir engel teşkil etse de özellikle özel antlaşmalarla bazı cruise seyahatlerine vizesiz katılabilme imkanı, yeşil pasaport sahibi Türk vatandaşlarına vize muafiyeti, ilginin ve talebin artmasına neden oldu. Bu yazımızda sizlere birbirinden farklı coğrafi, tarihi özelliklere sahip Yunan Adaları'nı tanıtmaya çalışacağız.
{ad:0}Rodos, yaklaşık 2400 yıllık bir kent. Özellikle 14. yy’dan itibaren St. John Şövalyeleri’nin adada kurdukları hakimiyet esnasında, inşa ettikleri Kale ve çevresinde oluşan Eski Şehir, ortaçağa gizemli bir yolculuk yaptırıyor. Rodos’ta görülmesi gereken yerler arasında Büyük Üstadlar Sarayı, Kanuni Sultan Süleyman Camii ve Şövalyeler Sokağı yer alıyor.
Girit Adası’nı masmavi deniz ve müthiş bir antik miras, sakin bir hayat diye tanımlayabiliriz. Girit ya da Minos Medeniyeti MÖ 3500’lerde doğmuş, Avrupa kültürünün de kaynağı kabul edilen çok eski bir uygarlıktır. Adanın başkenti Iraklion, arkeoloji müzesi ile ünlüdür ve Minos saraylarının en ünlüsü Knossos buradadır.