2021'in İzole Kültür Rotaları

2020 yılında hayatımıza giren Covid-19 salgını nedeniyle hepimiz sağlığımızı korumak için evlerimize kapandık. Yaz mevsiminde seyahat yasaklarının kalkmasıyla pek çok kişi kendini doğaya, bakir koylara ve işletmesiz plajlara attı. Kalabalıklardan kaçınmak için herkes şehirlerden giderek köylere ve kasabalara sığındı.

Peki 2021 sezonu nasıl geçecek? Kuşkusuz bu yeni sezonda da olabildiğince kalabalıklardan uzak durarak kendimizi korumamız gerekecek. Ama sadece deniz ve köy tatilinden sıkıldıysanız size harika bir önerimiz var. Kalabalık ortamlara girmeden kültür turları da yapabilmek mümkün. İşte sakince gezerek, kültür rotalarını keşfedebileceğiniz mini rehberlerimiz. Keyifli okumalar! Kaleköy – Gökçeada

Gökçeada’nın bakir doğası ve sakin atmosferi özellikle bu dönemde ilaç gibi geliyor. Birbirinden güzel köylere ve plajlara ev sahipliği yapan adadaki Kaleköy ise yıllara meydan okuyan güzelliğiyle herkesi kendine hayran bırakıyor. Eski ismi Kastro olan ve yüzyıllardır kullanılan Kaleköy Limanı’na ev sahipliği yapan köyde bir de antik bir yol bulunuyor. Köyden limana yürümek için bu tarihi patika yolda yürüyebilir ya da köyün tepesinde yer alan ve çevresinde antik yazıt ve heykel parçaları bulunan kaleye çıkabilirsiniz. Eşsiz manzaralar eşliğinde tarihe bir yolculuk yapmak için Kaleköy sizleri bekliyor.

Karia Yolu – Aydın, Muğla

Aydın ve Muğla arasında yaklaşık 850 kilometrelik bir alanı kapsayan Karia Yolu, Türkiye’nin en uzun antik yürüyüş rotası olma özelliği taşıyor. Bu tarihi yol Aydın’ın Çine ilçesinden başlayıp Datça, Bozburun, Marmaris, Gökova, İç Karia, Muğla ve çevresini kapsıyor. Adını üç bin yıllık antik kentten alan Karia Yolu üzerinde köyler, antik kentler, ormanlar, koylar ve tepeler yer alıyor. Hem bu rotadaki tarihi ve kültürel değerleri görmek hem de harika manzaralar eşliğinde sakin bir tatil yapmak için bu rotayı da mutlaka listenize almanızı tavsiye ederiz.

Antik Pisidia Yolu – Antalya

Pisidia Yolu adını Antalya’nın kuzeyinde, Antalya ve Alanya arasındaki Pamfilya düzlüğünün hemen kuzeyinde kalan, Toros Dağları’nın hakim olduğu dağlık alandan alıyor. Ariassos Antik Kenti’ni de içine alan bu yürüyüş rotasında karşınıza Antik Çağ’dan kalma hamamlar, kaya mezarları, görkemli giriş kapısı, tiyatro sahnesi ve anıtsal mezarlar çıkıyor. Kentin batı yamacında ise Akkoç Köyü’ne inen Antik Roma Yolu kalıntısı yer alıyor. Size ise sadece bu coğrafyanın yemyeşil doğasında kuş sesleriyle yürüyüş yapmak düşüyor.

Kemaliye – Erzincan

Eski adı Eğin olan Kemaliye; Sivas, Erzincan ve Elazığ'ın ortasındaki konumuyla dünyanın en derin kanyonlarından biri olan Karanlık Kanyon’a ev sahipliği yapıyor. Yöresel ve özgün mimarinin korunduğu tarihi binaları, etnografya ve doğa tarihi müzeleri, Eski İpek Yolu’nda yer alan yürüyüş parkurları ve bakir doğası ile Kemaliye hem izole hem de kültürel bir tatil imkanı sunuyor. "Orada Bir Köy Var Uzakta" dizelerine konu olan Apçağa Köyü de Kemaliye sınırları içinde bulunuyor.

Likya Yolu – Muğla ve Antalya

Dünyanın en güzel manzaralı yürüyüş parkurlarından birinde hem tarihe tanıklık edip hem de doğayla baş başa olmaya ne dersiniz? Fethiye ve Antalya arasında yaklaşık 555 kilometrelik bir alanı kapsayan Likya Yolu’nda UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde olan Xanthos ve Letoon gibi yirmiden fazla antik kent bulunuyor. Akdeniz kıyı şeridi boyunca uzanan bu antik yolda sizleri yaylalar, sarp yamaçlar ve limanlar bekliyor. Tarihin gizemli yollarında yürüyüş yapmak ve anı yaşamak için Likya Yolu kaçmaz, bizden söylemesi. Ormana Köyü Düğmeli Evler – Antalya

Fotoğraf: antalya.com.tr
Toroslar’ın eteklerinde, Antalya’nın İbradı ilçesindeki Ormana Köyü’nde yer alan Düğmeli Evler, sahip olduğu özgün yapısı ve köyün temiz havasıyla her göreni kendine hayran bırakıyor. Düğmeli Evler terimi Ormana ve çevresinde yer alan, yöreye özgü bir mimariye sahip olan yapılar için kullanılıyor. Bu yapılar çimento yerine taş ve katran ağacından inşa ediliyor. Evlerin iskeletinde kullanılan bu ağaçlar iskeletin dışına çıkıyor ve dolayısıyla düğme gibi görünüyor. Tarihe tanıklık eden bu köyde tarih ve gelenekle harmanlanmış kültüre tanıklık ederek huzurlu ve sakin bir tatil geçirmeniz mümkün. Frig Vadisi – Eskişehir, Kütahya ve Afyon

Eskişehir, Kütahya ve Afyon arasında kalan bölge olan Frig Vadisi, bundan 3000 yıl önce Frigyalıların yaşadığı bölge olarak biliniyor. Burada yaşayan halk kayalara evler, kaleler, anıtlar oyarak bizlere harika bir miras bırakmış. Kayalara oyulmuş Aslanlı Mabet, tarihi 13.yüzyıla dayanan Himmet Baba Türbesi, Aslankaya, Helenistik Çağda’n günümüze kadar gelmiş olan anıt mezar Gerdekkaya, Aslantaş ve Yılantaş, Kırkgöz Kayalıkları gibi tarihe ışık tutan yapılar ve vadinin sonsuzluğa doğru uzanan uçsuz bucaksız alanları burayı eşsiz kılan detaylardan. Bu tarihi eserlerin de içinden geçen üç farklı yürüyüş parkuru bulunuyor. İzole tatilin kültürle buluştuğu bu rotada gün batımları ise nefes kesiyor.

St. Paul Yolu – Antalya

St. Paul Yolu, diğer adıyla Aziz Paul Yolu, Antalya ile Yalvaç arasında bulunuyor. Yaklaşık 500 kilometrelik bir parkur olan bu yol, Aziz Paul’un Hristiyanlığı yaymak için çıktığı yolculuğu referans alıyor ve Perge Antik Kenti’nden başlayıp, Isparta Yalvaç’ta yer alan Antiocheia Antik Kenti’nde sona eriyor. Bu yol üzerinde Perge, Pednelissos, Antiocheia gibi antik kentler, doğal ve tarihi güzellikler yer alıyor. Hem doğanın tadını çıkarmak hem de tarihi eserler arasında yol almak harika bir deneyim sunuyor.

Kalabalık olan şehirlerden kaçınmak, kendinize vakit ayırmak, tarih ve kültürel değerlerle bir arada olmak isterseniz yukarıda bahsettiğimiz izole kültür rotaları sizleri bekliyor. Bu rotalar sayesinde doğanın muhteşem güzellikleri ve tarihin yıllara meydan okuyan sesleri sizin en iyi yol arkadaşınız olacak, bundan emin olabilirsiniz.